Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Zaten bir üyeliğiniz mevcut mu ? Giriş yapın
Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Üyelerimize Özel Tüm Opsiyonlardan Kayıt Olarak Faydalanabilirsiniz
Göz Altı Dolgusu Hangi Durumlarda Tercih Edilmelidir?
Göz altı dolgusu, estetik alanında son yıllarda sıklıkla tercih edilen bir uygulama olarak öne çıkar. Bu işlemde hedef, göz altındaki çukurlaşmış bölgeleri doldurarak daha genç ve dinlenmiş bir görünüm elde edilmesidir. İşlem, özellikle yaşın ilerlemesiyle belirginleşen göz altı boşluklarını gidermeye yönelik bir çözüm sunar. Göz altı dolgusu süreci son derece titiz aşamalardan oluşur.
İlk aşama, danışan ile yapılan detaylı bir ön görüşmedir. Bu görüşmede cilt yapısı, göz altındaki çukurlaşmanın derecesi ve kişisel beklentiler değerlendirilir. Hekim, hastanın ihtiyaçlarını doğru şekilde anlamak için yüzün genel estetiğini dikkate alır. Göz altı dolgusu için hangi dolgu malzemesinin kullanılacağı ve ne kadar miktarda uygulanacağı da bu aşamada belirlenir. Doğal bir görünüm elde edilmesi için dolgu maddesi miktarı oldukça önemlidir.
İşlem genellikle cildin iyice temizlenmesi ve dezenfekte edilmesiyle başlar. Hekim, ince uçlu bir enjektör yardımıyla göz altına dolgu maddesini özenle uygular. Uygulama esnasında dolgunun tam olarak doğru bölgeye yayılması sağlanır. Bu işlem sırasında hasta herhangi bir ağrı hissetmez; lokal anestezik kremler kullanılarak uygulama konforlu hale getirilir. Göz altı dolgusu, yaklaşık olarak 15-20 dakika gibi kısa bir sürede tamamlanır.
İşlem sonrasında ciltte hafif bir kızarıklık ya da şişlik gözlemlenebilir, ancak bu durum kısa sürede kendiliğinden geçer. Göz altı dolgusu işleminde kullanılan malzemeler çoğunlukla doğal içeriklidir ve cilt ile uyumludur. Bu nedenle, işlem sonrası iyileşme süreci oldukça hızlıdır. Göz altı ışık dolgusu, profesyonel bir hekim tarafından gerçekleştirildiğinde başarılı ve doğal sonuçlar sunar.
Göz altı dolgusu, özellikle göz altı çukuru belirgin olan kişiler için tercih edilen bir estetik uygulamadır. Zamanla cilt elastikiyetini kaybeder ve göz altlarında çukurlaşma ya da koyulaşma meydana gelir. Bu durum, kişilerin yorgun ve yaşlı görünmesine neden olabilir. İşte bu tarz işlemlerin uygun olduğu durumlar;
Göz altı dolgusu, cerrahi bir işlem gerektirmediği için daha önce cerrahi operasyon geçirmemiş kişilerde de güvenle yapılabilir. Ayrıca, dolgu maddesi genellikle doğal içerikli olduğu için ciltte alerjik reaksiyon riski minimum düzeydedir. Ancak, hamileler, emziren anneler ya da aktif enfeksiyonu olan kişilerin göz altı dolgusu uygulamasını tercih etmemesi önerilir.
Göz altı dolgusu, göz çevresinde zamanla ortaya çıkan yaşlanma belirtilerini hafifletmek amacıyla tercih edilir. Bu uygulama, göz çevresindeki çukurlaşmayı ve koyu halkaları azaltarak genç, sağlıklı bir görünüm sağlar. Göz altı dolgusu, estetik kazandırmanın yanı sıra psikolojik olarak da bireylere güven verir. Göz altı dolgusu, cerrahi bir müdahale gerektirmemesi açısından birçok avantaj sunar. İşlem hızlı ve pratiktir; kısa sürede sonuç almak mümkündür.
Dolgunun etkisi hemen gözlemlenir, kişi işlemden hemen sonra günlük yaşamına devam edebilir. Dolgu maddesi, cilt ile uyumlu olduğu için işlem sonrasında ciltte rahatsız edici bir his oluşmaz. Bu da hastaların işlem sonrası sosyal yaşamlarına rahatlıkla dönebilmelerini sağlar. Göz altı dolgusu, düşük yan etki riski taşımasıyla da avantajlı bir yöntemdir. Doğru teknik ve uygun malzeme kullanıldığında, ciltte alerjik reaksiyon oluşmaz.
Yorum Yaz